Posted by Metin Akpınar’ın 36 yıl önce yaşadığı evlilik dışı ilişkiden ikiz kızları olduğu ortaya çıkmıştı. Kızlarından Duygu Nebioğlu, DNA testi ve geçtiğimiz günlerde sonuçlanan mahkeme kararı ile 82 yaşındaki sanatçının öz kızı olduğunu resmiyete kavuşturmuştu.
Tek yumurta ikizleri, anneleri tarafından henüz iki aylıkken Antalya’daki bir köyde bakıcı kadına bırakılmış, Çocuk Esirgeme Kurumu’nda devlet korumasına alındıktan sonra Nebioğlu Ailesi tarafından evlatlık alınmıştı.
MÜGE ANLI’YA KATILDI
İkiz kardeşinin dışında iki ablası daha olduğunu söyleyen Duygu Nebioğlu, son olarak annesi Suphiye Orancı’ya ulaşabilmek için Müge Anlı’nın programına katılmıştı.
Altı kızı olan ve dört kızının babası ünlü isimler olan anne Almanya’da bulunmuş, ancak konuşmak istememişti. Nebioğlu’nun ablalarının babalarının kimler olduğu öğrenilememişti.
“İSMİNİ VERİRSİNİZ DİYE KORKUYOR”
Suphiye Orancı’nın 35 yıl önce arkadaşı olduğunu iddia eden Zeynep isimli bir kadın, canlı yayına bağlanarak; “Suphiye ile sene 90’da tanıştım. Ben onu Sofi olarak biliyordum. Annesinden çok yakınıyordu. Küçük memleketten gelmiştim, annesi otelde kimliksiz kalmama yardımcı olmuştu. O hep klas takılan bir kadındı. Etiler’de bir arkadaşıyla kalıyordu onun ismini vermiyorum. Size verdiğim isime bir mekanda doğum günü yapmıştı. Duygu’nun Metin Akpınar’dan olduğunu bize söylemişti. Cezaevine de doğum gününü yaptığı o kişi yüzünden girdi. Hırsızlıktı sanırım. Daha fazla konuşmak istemiyorum. Cezaevinde birlikte yattığı arkadaşı var. Aslında o her şeyi biliyor ama ismini verirsiniz diye korkuyor” şeklinde konuşmuştu.
“HİÇBİRİNE İNANMIYORUM!”
Duygu Nebioğlu, günlerdir Müge Anlı’nın programında yaşanan olayların ardından, sosyal medya sayfasından açıklama yaptı. Instagram hesabının hikayeler bölümünden peş peşe videolarını yayınlayan genç kadın, şu ifadeleri kullandı:
Arkadaşlar merhabalar. Bir şey söylemek istiyorum. Hiçbirine inanmıyorum! Yıllardır aynı taktiklerle geliyorlar, annem de bir güzel ‘Bunlar ne yapıyor?’ diye izliyor. Annem ortaya çıkana kadar kim hâlâ iyi bir kalbe sahip, kim hâlâ içinde kötü bir kalbi barındırıyor; anlayalım istiyor bence. Anlayalım! Kötü sözler yazanlar ‘Duygu bizim de kapımızı çalacak mı?’ diye tutuştular!
“ANNEM HEPSİNİN HESABINI SORACAK”
“Kendi pislikleri örtülsün diye anneme iftira atanlar var ya, o kadın hepsinin hesabını sizden soracak! Zeynep’miş, Zeynep kim ya? Ne yüzleri var, ne bir şeyleri var… Ben o kadına ne yapacağım ki? Numaramı verdim arasın diye, bekliyorum. Arasana beni! Yaşayıp göreceğiz. Fragmanı geçtik, birinci bölümü de geçtik. İkinci bölüm geliyor. Bu kadına, o koca koca adamlar ne yaptıysa ortaya çıkacak! Sadece ilişki değil, siz bu kadına bir sürü işler yaptırmışsınız.”
Ve şunu da söylüyorum, bana gerçekleri anlatan o güzel insanlar var ya; yeriniz cennetlik olsun, gerçekten. Hayatım boyunca dua edeceğim size. O pısmış, korkmuş, oturmuş koca koca ünlüler var ya? Artık sizin de ‘karmik’ dediğimiz olayı yaşadığınız ana geldik. Kolay mı öyle kadın karalamak, hayatlarıyla oynamak? Kaç tane çocuğun hayatı mahvoldu, sadece dört mü sanıyorsunuz? Az kaldı!